Evreni bütün olarak kavramaya ?al??an felsefe, insan?n kar??la?abilece?i her türlü dü?ünceyi kendi konusu yapabilir. Bu durum, felsefenin konu olarak s?n?rs?z bir i?eri?e sahip olabilece?ini g?stermektedir. Dolay?s?yla insan?n bulundu?u her alanda felsefe varl???n? ortaya ??karabilir. Bu alanlardan biri de sinemad?r. Sinema, bilinen dünya ve bu dünyadaki canl?lar d???nda yepyeni bir dünya kurup g?sterme gücüne sahip olsa da asla insan olan karakterden vazge?memi?tir. Bu a??dan sinemada insan? dü?ünmek, ?e?itli felsefeciler arac?l???yla ger?ekle?tirilebilmekte ve felsefe tarihinde ?nemli bir yeri olan Hegel, tamamen insana y?nelmi? bir felsefeci olarak sinemada dü?ünülmeye uygun olabilmektedir. Dolay?s?yla onun ‘diyalektik y?ntem’ini ve bu y?nteminin temelini oturttu?u ‘k?le-efendi diyalekti?i’ni ? sinemada de?erlendirmek, bu ?al??man?n amac?n? olu?turmaktad?r. Bu ba?lamda, ?al??mada k?le-efendi diyalekti?ine uygunlu?u a??s?ndan? Spartacus (Spartaküs, Stanley Kubrick, 1960), Hegel’in ‘diyalektik y?ntem’i (g?rüngübilimsel y?ntem) ?er?evesinde ??zümlenmi?tir.?.
展开▼